Huacachina, Peru’nun Ica şehri içerisinde kum tepelerinin tam orta yerinde kalmış, palmiye ağaçları ile çevrili yemyeşil bir vaha. Huacachina anlam olarak ‘’ağlayan genç kadın’’ anlamına gelmektedir. Bu kelimenin nereden geldiği hakkında birçok söylem vardır.
Fakat en bilineni bir rivayete göre bir prense âşık olmuş prensesin, prensin ani ölümü sonrasında döktüğü gözyaşlarının bu çölün ortasında bir lagün oluşturmasıdır. Hüzünlü bir hikâyenin kahramanı olan Huacachina her yıl on binlerce turistin uğrak noktasıdır.
Peru’nun kültürel mirası listesinde olan Huacachina’ya ulaşım Lima üzerinden yapılıyor. Ica kentine giden otobüslere binip Pasifik Okyanusu’nun muhteşem manzarası eşliğinde yaklaşık olarak beş saat yolculuk yapmanız gerekiyor.
Ica kentinden Huacachina’ya ulaşım da taksiler veya moto-taksiler aracılığı ile yapılıyor. Bu gözlerinizi alamayacağınız yere ulaşmak çok kolay olmasa da vardığınız andan itibaren çektiğiniz yolculuğa değdiğini anlayacaksınız.
Burası tam bir turizm merkezi olduğu için çok fazlaca konaklama yapacağınız otel ve hostel bulunmaktadır. Hemen hemen hepsinin bahçesinde serinlemeniz için yapılmış havuzlar bulunuyor. Çoğunlukla etkinlikler sabah ve akşam saatlerinde yapıldığından dolayı, öğlen saatlerinde ziyaretçiler zamanlarını havuz başında bir şeyler içip serinlemekle geçiriyorlar.
Otel de konaklamak istemeyenler için de bir seçenek var elbette. Kumulların üzerinde çadır kurabilmeniz mümkün. Serinlemek için Lagün’de yüzebilir, kayıkla dolaşabilirsiniz.
Her ne kadar küçük bir yer gibi görünüp çok fazla etkinlik olmayacağı düşünülse de aslında durum hiç te öyle değil. Kum sörfü ve ‘buggy’ denilen 4×4 jeeplerle çöl safarisi yapabilmeniz mümkün. Kum sörfü için de kiraladığınız boardlarla kendiniz kayabilirsiniz.
Fakat tepeye tırmanmak zor olacağından dolayı turlar eşliğinde araçlarla çıkmanız daha rahat olacaktır. Kumlu turları son derece eğlenceli ve tam bir adrenalin kaynağı. Eşyalarınızı mutlaka yanınıza almanızı tavsiye ederiz çünkü çalınma ve kaybolma ihtimalleri çok yüksek.
Huacachina’nın en güzel zamanları gün doğumu ve gün batımı. Mutlaka şahit olmanız gerekiyor bu ana. Sanki zaman ağır çekimde ilerliyormuş hissi veriyor. Eğer ki Peru’ya yolunuz düşerse mutlaka burayı görmeden dönmeyin. Hatta farklı bir destinasyon arıyorsanız mutlaka listenize burayı da ekleyin. Buradan ayrılmak istemeyeceğinize istemeyeceksiniz.
Bir yanıt yazın